Midilli'de bir cennet:Agios Ermogenis

Yunan adaları gemi turu notlarına Midilli ile başlıyorum.
Kalabalık plajlardan uzaklaşmak, berrak turkuaz sularda yüzmek, doğa ile başbaşa olmak, geleneksel Yunan mutfağının tadına bakmak için önerim: Agios Ermogenis.
Liman'ın bulunduğu Mitilini merkezinden yemyeşil çam ve zeytin ormanlarının içinden geçerek yarım saatte ulaşabilirsiniz.

Biber Salçası

Uzun zaman aradan sonra tekrar merhaba.
"Hayat gibi hem acı hem tatlı olan biber salçasının hikayesi ile yeni bir başlangıç yapmak istedim." desem de inanmayın. Elimdeki malzeme buydu :) Lafı uzatmadan hemen Valide Hanım'dan biber salçası tarifimize geçelim.
Bol miktarda, iyice kızarmış, olgunlaşmış, sert kapya biber satın alıyor ve aşağıdaki gibi güzelce yıkayıp temizliyoruz. 10 kg biberden yaklaşık 3 - 3,5 kg biber salçası alabilirsiniz.

Bir Tereddüdün Romanı - Peyami Safa

Bir yazar ve iki kadın, aralarındaki ilişkiler ve ilişkilerde yaşanan tereddütler, belirsizlikler üzerine kurgulanmış kitap, yazıldığı döneme ait başarılı psikolojik ve sosyolojik tahliller içeriyor.
Peyami Safa, kârisinin hem ruh hem de bedenine, kitabın tümüne sirayet etmiş tereddüt ve belirsizliği ustaca akıtıyor.
Yüksek oranda belirsizliğe dayanabilecekler için sürükleyici bir psikolojik roman.
Okunmaya fazlasıyla değecek bir klasik.
"...Hayattan aldığımız her zevki ona muadil bir ıstırapla ödedediğimizi bildiğim için, hiç bir şeyden yüzde yüz saadet ümit etmiyor ve yüzde yüz felâketten korkmuyordum. Bunun ikisi de imkânsızdır. Çünkü ruhî varlığımız hazla kederin muvazenesine istinat eder, işte en büyük adalet ve müsavat! İnsan çektiği ıstırap nisbetinde zevk duyar. Ne kadar acıkırsa yemekten, ne kadar yorulursa dinlenmekten, ne kadar ararsa bulmaktan o derece zevk alır. İhtiyaç ve ıstırapla muvaffakiyet ve saadet arasındaki bu riyazî tenasüp, bütün insanlar arasında tam ve ezelî bir müsavat temin etmiştir. Eğer bir adamın hayatında duyduğu haz ve keder yekûnları hesap edilecek olursa görülecektir ki hiç kimse kimseden daha fazla ne mes'ut ne de bedbahttır. Hepimiz kahkahalarımızı gözyaşlarımızla ödüyoruz ve bu hususta bir dilenci bir milyarderden farksızdır. Çok gülenin çok ağladığını söyleyen atalar sözü de bize heyecanlarımız arasındaki muvazeneden doğan bu büyük müsavatı bildiriyor..." (Sf.50)
Roman-Ötüken Yayınları-1999-15.baskı